Hadis: "Sizin en hayırlınız, ailesine en hayırlı olanınızdır." (Taberani, Mu'cemü'l-Kebir, 227341(nr.854))
İnsan önce kendi ailesine, kendi evlat ve torunlarına, akraba ve yakınlarına güzel bir şekilde bakmalıdır. Onların haklarında hayırlı olmaya çalışmalıdır. Yakın olsun uzak olsun akrabalarına hayırlı olmayan kimse başkaları hakkında da tüm manasıyla hayırlı olamaz.
Hadis: "Sizin en hayırlınız, ailesine en hayırlı olanınızdır. Ben de ailem hakkında sizin en hayırlınızım. Kadınlara ancak kerim (cömert) olanlar ikram eder ve onlara ancak kınayıcı kimse ihanet eder."(Süyuti, Camiu's-Sagir, nr. 4102)
Ehilden maksat, zevce ve evlat gibi alile fertleridir. Bunların haklarına riayet ederler, insanların hayırlı ve faziletli fertlerinden sayılırlar. Resul-i Ekrem (sav) bu hususta ümmeti için en güzel örnek olmuştur. Fahr-i Alem Efendimiz, mübarek Ehl-i beyt'ine pek lutuf ve merhametle muamele yapardı. Onların hatırlarını hoş tutmaya çalışırdı. Muhterem hayat arkadaşlarıyla hoşça geçinir, çok nezih latifelerde bulunurdu.
Buna göre Peygamber Efendimiz'in mübarek ahlakıyla vasıflanmaya çalışan kerem sahibi şahıslar da alile fertleri hakkında daima lutuf ve gönül okşayıcı muamelede bulunurlar. Tabiatlarında sertlik ve alçaklık bulunan kimseler ise alilelerine haksız yere üzüntü verirler. Onların ahlak ve terbiyesini bozmaya sebebiyet verirler. Bütün kadınlara karşı ihanette bulunmaktan çekinmezler. Böyle bir hareket ise İslam terbiyesinden mahrumiyetin bir neticesidir.
Kadınlar, insanlığın valideleridirler. Yaratılış olarak zayıftırlar, tabiatları gereği çabuk gücenirler ve her yönüyle himayeye muhtaçtırlar. artık onlara güzel davranmak, onların temiz bir ahlak içinde huzurlu yaşamalarını temin etmek, erkekler için bir vazifedir. İşte İslamiyet, kadınları bu kadar dikkate almakta, onları himaye etmektedir.